BAŞKENT ÜNİVERSİTESİbaskent.edu.tr
KURUM VİDEOLARININ FARKLI KİŞİLERCE İZLENME SAYISI 2.077.416

Siyaset Bilimi Doktora Programı

İsmim Menderes Çınar. 1999 yılından beri Başkent Üniversitesi, Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde çalışıyorum. Siyaset bilimciyim. Çalışmalarımızı yürüttüğümüz ana bilim dalı, Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı’dır. Bu ana bilim dalı, üniversitenin ilk üç fakültesinden biri olan, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nde bulunan bir ana bilim dalı. 1997 yılında kurulmuş ve o zamandan beri lisans öğrencisi kabul eden bir ana bilim dalı. Siyaset Bilimi Doktora Programı, aynı ana bilim dalının enstitüsü olan Avrupa Birliği ve Uluslararası İlişkiler Enstitüsü’nde açılan bir program. Doktora programı, 2016 güz döneminde öğrenci almaya başladı. Bundan önce yüksek lisans programları vardı. Gelişen kapasite ve ihtiyaçlar neticesinde doktora programı açmaya karar verdik. 2016 güz döneminden beri programımız öğrenci alıyor. Bu sene üçüncü dönem öğrencilerimizi aldık. Programın iki önemli amacı vardır. Bunlardan birincisi, Türk bilim dünyasına nitelikli katkıda bulunabilecek akademisyenler yetiştirmek. İkinci olarak da politika analisti diyebileceğimiz uzmanlar yetiştirmek. Bunların rol alacağı alanlar, daha çok düşünce kuruluşları, sivil toplum kuruluşları, bazı durumlarda önemli kurumların ve kişilerin danışmanlığı gibi alanları kapsar. Bizim bu iki alanda nitelikli insan yetiştirme gibi bir amacımız var. Doktora programı iki türlü tamamlanabiliyor. İlki, lisans derecesine dayalı öğrenci kabul etmek. İkincisi yüksek lisans derecesine dayalı öğrenci kabul etmek. İkisinde de alınacak dersler sayı olarak farklıdır. Ana tema olarak düşündüğümüzde, bizim dört tane temel alanımız var. Birincisi Türkiye Siyaseti, ikincisi Karşılaştırmalı Politika, üçüncüsü Siyaset Teorisi, dördücüsü Araştırma Yöntemleri. Bazı derslerimiz bu alanlarla aynı ismi taşımaktadır. Örneğin, Türkiye Siyaseti ve Karşılaştırmalı Politika dersleri gibi. Araştırma Yöntemleri alanında ise iki dersimiz var. Bunlar, Sosyal Bilim Felsefesi ve Araştırma Yöntemleri’dir. Bu ana derslerimiz zorunludur. Bunun dışında seçmeli dersler var. Onlar da hocalarımızın hem uzmanlık alanlarına göre hem de yakın zamanda ilgi duydukları araştırma alanlarına göre açtıkları derslerdir. Tabii ki biraz birikim sahibi olduktan sonra açılıyor bu dersler. Popülizm ve Demokrasi, Karşılaştırmalı İslamcılık, Ortadoğu Siyaseti, Ortadoğu’da Sivil Toplum, Milliyetçilik ve Devlet, Uluslararası Ekonomi Politik, Türkiye’de Devletin Dönüşümü, Türkiye’de Siyasi Düşünce gibi derslerimiz var. Bu dersler, hocalarımızın uzmanlık alanlarında açtıkları dersler ve araştırma alanlarıdır. Fakat temel alanlar önceden belirttiğim gibi Karşılaştırmalı Politika, Siyaset Teorisi, Türkiye Siyaseti ve Araştırma Yöntemleri’dir. Bu dört alanda mutlaka bir hakimiyet istiyoruz. Uluslararası İlişkiler ve Siyaset Bilimi Bölümü’nün akademik kadrosu gelecek vadeden, başarı göstermiş, nitelikli işler üretmiş ve dikkat çekmiş ya da biraz mesafe katetmiş ve kendi ismini oluşturmuş uzman arkadaşlarımızdan oluşmaktadır. Türkiye siyaseti, karşılaştırmalı politika, ortadoğu, avrupa birliği, güvenlik, Avrasya, uluslararası ilişkiler teorisi ve uluslararası ekonomi politik gibi çalışma alanlarında uzmanlaşmış arkadaşlarımız var. Derslerimizi de bu kadroya göre tasarladık. Dolayısıyla oldukça nitelikli bir kadroyla doktora programını yürütüyoruz. Bu program tabii sosyal bilimler programı olduğu için derslerde laboratuvar kullanılmıyor ama gerek ders anlatırken gerek öğrenciler sunum yaparken kullanabileceğimiz toplantı odalarımız var. Doktora seviyesinde dersler biraz daha tartışmaya, karşılıklı müzakereye dayandığı için toplantı salonlarını kullanmayı tercih ediyoruz. Buralarda sunum yapabilmek için projektör ve bilgisayar gibi imkanlarımız var. Bu toplantı salonları tam teşekküllü salonlardır. Bir de çok faydalı olduğunu düşündüğümüz, birkaç yıldır koleksiyonunu iyileştirmeye çalıştığımız yeni bir kütüphanemiz var. Buralar da bize motivasyon sağlıyor. Erasmus anlaşması konularıyla ilgilenen bir birimimiz var. Birimimiz, bazı durumlarda öğrencinin teklifi ile de çeşitli okullar ile anlaşma yapabiliyor. İlk seneler sistem böyle yürümüştü. Ama bunun dışında doktora öğrencilerinin uluslararası tecrübe kazanmasını, Erasmus gibi alışılmış, kendi içimizdeki rekabeti aşarak gideceğimiz yerlerde değil de, TÜBİTAK (Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu) bursu ile ya da öğrencinin araştırma yaptığı alanda çalışan kişilerin daveti ile kazandığı uluslararası tecrübeleri daha kıymetli görüyoruz ve öğrencilerimizi o yönde teşvik ediyoruz.
Biraz önce söylediğim gibi iki türlü öğrenci kabul ediyoruz. Lisansa dayalı ve yüksek lisansa dayalı. Bunların ikisinde de öğrencinin mezun olması için yapması gerekenler farklı. Tez yazmış öğrencilerin çalışmalarını biraz daha ilerletmek istedikleri yüksek lisansa dayalı programda, öğrenciler, beş zorunlu, dört seçmeli olmak üzere dokuz ders alıyorlar. Bu ders aşaması oluyor. Ders aşamasından sonra öğrencinin Seminer Dersi alması lazım. Bu tam bir ders değil aslında. İsmi Seminer Dersi. Öğrencinin mezun olabilmesi için Doktora Yeterlik Sınavı’na girmesi, tez önerisinde bulunması ve tezini tamamlaması lazım. Mezuniyet için burada saydığım, dokuz ders, Seminer Dersi, Doktora Yeterlik Sınavı, tez önerisi ve tezden oluşan beş aşamayı üç ana başlık altında toplayabiliriz. Öğrenci mezun olmak için dersleri tamamlayacak, Doktora Yeterlik Sınavı’nı verecek ve tezini yazacak. Tez önerisi tezin bir ön adımıdır. Seminer Dersi de dersleri tamamlamanın son adımı gibi değerlendirilebilir. Bakış açımıza göre değişen bu üç veya beş adım akış açımıza göre lisansa dayalı programın da mezuniyet koşulları için geçerli. Lisansa dayalı programda ders aşaması biraz daha fazla oluyor. Bu programda öğrenci, on beş dersi tamamlayarak bir sonraki aşama olan Seminer Dersi ve Doktora yeterlik Sınavı aşamasına geçebiliyor. Yani öğrenci, lisansa dayalı programı daha fazla ders alarak tamamlayabiliyor. Bu program doktora seviyesinde olduğu için lisans ya da yüksek lisans gibi konuşulmaması gerekiyor. Doktora öğrencileri bu aşamada çok büyük bir dönüşüme uğrayacaklar. Belki büyük bir paradigma değişimi olacak onlar için bu eğitim. Doktora seviyesinde yapılan iş eser üretme işidir. Bu da müthiş bir entelektüel gelişim sağlar. Bu eğitim eğer rekabet açısından bakıyorsanız; tabii ki emek piyasasında arkadaşlarınızın arasında sizi bir adım ön plana çıkarır. Doktora eğitimi o kadar ileri bir iş ki, başka bir kategoriye geçiyor. Dolayısıyla doktora mezunu bir kişi, sıradan bir lisans veya yüksek lisans mezunuyla aynı şartlarda olmuyor, diğerlerine göre fazla nitelikli hale geliyor. Doktora eğitimi kişiyi, bulunduğu yerde parlatacak bir iştir. Çünkü bu aşamada kişinin gerçekten önemli bir eser üretmesi gerekiyor ve o eseri üretmek için geçmesi gereken aşamalar emek ve disiplin istiyor. Öğrencilerimiz bu aşamalarda büyük bir dönüşüm yaşıyor. Kendimiz de bu yollardan geçtiğimiz için söylüyorum tabii ki bunu. Siyaset Bilimi Doktora Programı’ndan bahsettiğimi tekrar vurgulamak istiyorum. Doktora seviyesinde bir işten bahsediyoruz. Bunun için tabii ki heves etmek önemlidir ama sadece heves yetmiyor. Dolayısıyla bizim öğrenci adaylarına tavsiyemiz, istikrarlı irade göstermeye hazır olup olmadıklarını sorgulamaları ve uzun vadeli emek harcama sürecine girip girmemeye hazır olup olmadıklarını yeniden düşünmeleridir. Çünkü doktora programı, popüler bir ifade ile söylemek gerekirse ‘sürdürülebilir bir disiplin’ istiyor. Ama bu sürecin sonucunda öğrenciler hem bilgi düzeyi olarak sınıf atlıyorlar hem de analiz yetenekleri çok iyileşiyor ve bu yetenek ile bir eser üretebiliyorlar. Ayrıca bu süreç içerisinde aldığımız teşvikler ve tedbirler ile öğrencinin kendisini hem yazılı hem sözlü olarak ifade etme yeteneklerini arttırmaya çalışıyoruz. Bunların çok önemli yetenekler olduğunu düşünüyorum. Ama bütün bunları başarabilmek için sürdürülebilir bir disiplin gerekiyor. Öncelikle yurt dışından gelen bir öğrenci için, Başkent Üniversitesi’nin, Türkiye Cumhuriyeti’nin başkenti Ankara’da olması bir avantaj. Başkent Üniversitesi, yerleşik, kurumsallaşmış bir üniversite. Çok güzel bir kampüsü var. Doktora çalışması yürütebilmek için kampüste çeşitli olanaklar; örneğin yurtlar var. Şu anlamda program olarak biz de uluslararası öğrenciye çoktan hazırız; üniversitemiz halihazırda bazı dersleri İngilizce açıyor zaten. Belki Türkiye Siyaseti ile ilgili iki dersimiz var; onlar hariç bütün derslerimizde okumaların tamamı İngilizce. Bu Türkiye Siyaseti ile ilgili olan derslerde de bir iki Türkçe okuma kullanılıyor. Dolayısıyla biz yurt dışından gelecek öğrencilere açığız. Aynı zamanda hocalarımızın hemen hepsinin yurt dışı tecrübesi vardır. İngilizce ders anlatma tecrübesi vardır. Dolayısıyla yurt dışında öğrenci olmanın ne anlama geldiğini anlayabilecek, empati kuracak, gerekli desteği verebilecek kapasiteye sahip bir kadromuz var. Bu açıdan yurt dışından gelen öğrenciler için buranın çok avantajlı olacağını düşünüyorum. Siyaset bilimi alanında özgür ve bilimsel araştırmalar yaparak, evrensel bilime katkı yapmayı düşünen, amaçlayan ve bunun için sürdürülebilir bir disiplin altına girmeye çalışan herkesi Siyaset Bilimi Doktora Programı’mıza başvurmaya çağırıyorum.
DAHA FAZLASINI GÖRÜNTÜLE

İLETİŞİM FORMU

  • Facebook Link
  • Twitter Link
  • VK Link
  • Telegram Link
  • Instagram Link