Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler BölümüÖnceki Menüye Dön

Merhaba arkadaşlar. Ben İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü birinci sınıf öğrencisi Hasan Basri Barıt. Bugün size Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümünün amacını anlatacağım. Bu bölümün amacı öncelikle siyasetin ne olduğunu bilen insanlar yetiştirmek. Ayrıca devlet erkanı için insanlar yetiştirmek. Bunun içinde okulumuz bize çok güzel şeyler sağlıyor. İki dil veriyor. Örneğin, İngilizceniz zaten ana dil seviyesinde oluyor hazırlık eğitiminden sonra. Ondan sonrada üçüncü ve dördüncü sınıfta alacağımız ikinci dil eğitiminden sonra dil gelişiminde birçok üniversiteye göre çok daha iyi bir yere geliyoruz. Bunun dışında alacağımız dersler Hukuk, Sosyoloji, Tarih, Felsefe gibi çok çeşitli alanlarda siyasetle bağlantılı dersler alıyoruz ve bu dersler sayesinde genel kültür olarak çok iyi bir noktaya geliyoruz. Bunun dışında derslerde öğrendiğimiz şeyleri yazı ödevlerimizle birçok şekilde geçirme fırsatımız oluyor. Ayrıca üniversitemizde az öğrenci olmasından dolayı öğretmenlerimizle, akademisyenlerimizle rahat bir şekilde iletişime geçme fırsatı bulabiliyoruz ve buda bizim için çok iyi bir fırsat. Kütüphanemiz gayet iyi bir kütüphane. İçinde de çok fazla kaynak bulabilirsiniz. İngilizce, Türkçe. Hatta isterseniz başka kitaplarda getirme şansları var. Bizim kütüphanemizin İSHAM kütüphanesi var. Bu kütüphane dünyadaki sayılı ihtisas kütüphanelerinden biri ve içinde Çince den tutun Arapça ya, Fransızca'dan tutun İbranice'ye kadar birçok kaynakta kitap bulabiliyorsunuz. Özellikle orta doğu alanında çok özel kitaplar bulunuyor. Ayrıca diyanetin sağladığı İslam ansiklopedisi sayesinde de birçok alanda araştırma yapabileceğiniz çok geniş kaynaklar ve araştırma veri tabanları bulunmakta. Bu kütüphane sayesinde araştırmalarımız çok rahatlıyor. Ayrıca okulumuzun kendi kütüphanesi de içinde gayet değerli akademisyenlerin bulunduğu, paylaştığı, verdiği kitaplar sayesinde çok zengin ve çok fazla kitap var. Durmadan da gelişiyor. Kitap alıyorlar. Bu yüzden kütüphanemizden gayet memnunum. Bölümden mezun olduğumuz zaman öncelikle KPSS ( Kamu Personeli Seçme Sınavı) ile devlette çalışabiliriz. Bunun dışında akademisyen olabiliriz. Onun dışında Uluslararası şirketlerde çalışma şansımız var. Genel olarak bu üç şey etrafında dolanıyor. Fakat İngilizce bildiğinizi için çok farklı alanlara gidebilirsiniz. Mesela bazı arkadaşlarımız çevirmenlik yapmak istediğini belirtiyorlar. Onun dışında bazı arkadaşlarımız Tarih ile birlikte yüksek lisans yapıp Tarih profesörü akademisyeni olmak istiyorlar. Çünkü siyaset dediğimiz zaman çok geniş bir alan ve her alana sapabilirsiniz. Ekonomik bir şeyle ya da sözel bir şeyle ilgilenebilirsiniz. Hatta Hukuk üzerine yüksek lisans bile yapabilirsiniz. O yüzden hani girdiğiniz zaman durmadan kararınızı değiştirebileceğiniz bir alan. Farklı disiplinlerin birleştiği bir alan. Bu yüzden siyaset bölümünü seçtim. Dediğim gibi Sosyoloji, Hukuk, Tarih gibi sosyal bilimlerin hepsini içinde barındıran bir bölüm ve yüksek lisansta akademisyen olmak istediğim için bu bölümde ilerleyebileceğimi düşündüm. Okumayı çok seviyorum ve bu sayede okumalar yaparak kendimi geliştirebileceğimi ve çok iyi bir noktaya gelebileceğimi farkettim. Bu yüzden Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler okuyorum. Öncelikle kütüphanemiz, kütüphane kesinlikle çok önemli. İSHAM kütüphanesi zaten dünyada ve Türkiye'de en önemli kütüphanelerinden biri. Onun dışında iyi bir akademisyen kadrosu ve dil olanakları çok iyiydi. Dil olanaklarına gelince, dediğim gibi tekrar hazırlıkta aldığımız çok iyi İngilizce eğitiminden sonra üçüncü ve dördüncü sınıfta bunun üzerine yeni bir dil ekliyoruz. Hatta istersek okulda AGEP kurslarıyla yeni diller öğrenebiliyoruz. Latince'den tutun, Antik Yununca'ya, Fransızca'dan tutun Rusça'ya kadar okul size bu konuda çok iyi bir destek sağlıyor. Çap imkanları olsun, burslar kendinizi geliştirmeniz adına çok çok iyi bir üniversite olduğuna inanıyorum. Bu yüzden de bu üniversiteyi seçtim. En çok faydalandığım kesinlikle kütüphane. Kütüphanemiz gerçekten çok iyi.Neden diye soracak olursanız açıkladım zaten. Bir çok akademisyen oraya kitao bağışlıyor ve İSHAM kütüphanesi dediğimiz kütüphane, Türkiye'nin en tanınmış profesörlerine ev sahipliği yapan bir yer. İlim irfan yuvası diyebileceğimiz bir yer. O yüzden de kütüphaneden çok iyi faydalanıyoruz. Kültürel aktivite olarak genelde seminerler oluyor. Seminer dediğimiz, sosyal sorumluluk projeleri tarzı şeyler. Mesela geçen hafta Ekoloji hakkında bir seminer vardı ve bu seminerler çok iyi oluyor ve başka üniversitelerden akademisyenler geliyor. Bu akademisyenlerin sağladığı, her akademisyenden öğreneceğimiz şeyler çok farklı olduğu için bu akademisyenlerden de çok farklı şeyler öğrenebiliyoruz. Sonuç olarak her insanın kendine özgü bakış açısı vardır ve bu yüzden de onlardan aldığımız bilgilerin çok kıymetli olduğunu düşünüyorum. Kesinlikle dil anlamında ve akademik anlamda, çünkü dediğim gibi hazırlık programını iyi derecede bitiren insanları İngiltere'ye gönderiyorlar. Onlardan biride bendim. İngiltere'ye gönderildim. Bu bana ilk kez yurt dışına çıkma fırsatı verdi bana okul. Onun dışında dediğim gibi şu an tekrar İngilizcem çok iyi seviyeye geldi. Ben iki sene öncesine kadar İngilizce de adımı bile söyleyemeyecek durumdaydım. Ama şu an makale yazabilecek kıvamdayım ve makale okuyabiliyorum. Hani bu okul bu anlamda bana çok şey kattı ve bu sayede iş bile bulabiliyorum. Okul bana dil anlamında ve akademik anlamda çok fazla şey kattı. Mezuniyet sonrası inşallah akademisyen olmayı hedefliyorum. Öncelikle şunu bilsinler ki İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi gerçekten çok zorlayan bir okul. Elinizden geldiğince kendinizi geliştirmelisiniz. Kitap okumalısınız. Çünkü zaten dediğim gibi Siyaset çok geniş bir alan onun için kitap okumak zorundasınız. Bu Felsefe ile alakalı olur ya da Tarih ile alakalı olur, direkt Siyasetin kendisiyle alakalı olur ama dediğim gibi bir konuda bilginiz olması gerek. Zaten hocalarımızın hepsi genelde bunu vurguluyorlar. Coğrafya ve Tarih alanında bilginiz olmazsa iyi bir Siyaset Bilimci olamazsınız. Bunun çok önemli olduğunu söylüyorlar ki gerçekten öyle. Çünkü bir İsrail Filistin olayına baktığımız zaman o alanı bilmiyorsak, o bölgeyi az çok bilmiyorsak bu alan hakkında bir yorum yapamıyoruz. Bunun gibi öneriler verebilirim.