Namık Kemal Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi

Ben, Namık Kemal Üniversitesi Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Nejat Altıntaş. Göğüs hastalıkları ve uyku hastalıkları uzmanıyım. Neden doktor oldum? Bugün sizinle bunu paylaşmak istiyorum. Sizin yaşlarınızdayken tabi ki ben de en çok beyaz önlüğe heveslendim. Beyaz önlüğü giymek için canla başla ders çalışıp tıp fakültesine geldim. Tıp fakültesi, 6 sene süren uzun bir eğitim gerektiriyor. Ben bir de İngilizce tıp fakültesi okumuştum, böylece hazırlıkla birlikte 7 sene tıp fakültesinde okudum. Tıp fakültesine ilk girdiğimizde kendimizi profesör zannediyorduk ama bitirirken zorlandık ve hayırlısıyla doktor olarak bitirebilelim dedik. Tabi ki zorlandık. Zor bir fakülte; bitirmek zor, okumak zor; kitapları zor, ama şunu paylaşmak isterim: Asistanlığım esnasında bir hasta vefat ediyor. Diyorlar ki hasta öldü, hastayı bırakalım. Ben geldim, hastayı gördüm. Dedim ki, bu hasta genç bir hasta, ben bu hastaya biraz daha resüsitasyon (canlandırma) yapacağım, uğraşacağım. Hastayla uğraştık, sonunda hasta tekrar dirildi, ayağa kalktı. Ertesi gün kantine gitmiş, orada çayını, kahvesini içiyormuş. Benden hiç haberi bile yoktu. Benim ona yapmış olduğum canlandırma işleminden haberi bile yoktu ama ben, o hastayı gördüğüm zaman kendimle gurur duydum. Dedim ki iyi ki bu mesleği seçmişim, iyi ki beyaz önlüğü giyme şerefine nail olmuşum. Bu yüzyılda, biliyorsunuz ki para ve maddiyat her şeyin ötesine geçmiş vaziyette ama insan harcadıkça veya aldıkça değil, verdikçe mutlu oluyor. Ne kadar çok verirsek o kadar çok mutlu oluyoruz. Dünyaya baktığımız zaman dünya artık mekanik, robotlaşan bir dünya. İnsanlar mutsuz; alışveriş merkezlerinin içerisinde mutsuz insanları görüyoruz. Neden? Çünkü hep alma odaklı. Oysa tıp nedir? Verme odaklıdır. İnsanlara kendinizden bir şeyler verirsiniz, ruhunuzdan katarsınız, pozitif enerjinizi verirsiniz, insanlığınızı verirsiniz. Dolayısıyla bunun karşılığında size dönüş olmaz. Olan da size aynı şekilde insanlık katar. Ruhunuz beslenir. Dolayısıyla sizden bir şey götürmez; size getirir. Hangi mesleği seçerseniz seçin manevi açıdan tatmin olmak istemelisiniz. Tıp fakültesini seçtiğiniz zaman bitirdiğiniz anda hemen meslek sahibi olabilirsiniz. Şu an için atama konusunda herhangi bir sıkıntı bulunmamaktadır. Neden Namık Kemal Üniversitesi Hastanesi’ni seçelim? Öncelikle yeri dolayısıyla. Burası Tekirdağ. Yapılan araştırmalarda Tekirdağ Türkiye'nin 4. en iyi yaşanılabilir şehridir. Bir kere çok büyük bir şehir olan İstanbul'a uzak-yakın. Hem uzak hem de yakın. Onlar gelemiyorlar ama siz kalkıp gitmek istediğinizde 1 saatte gidebiliyorsunuz bu bir. İkincisi deniz kenarında olması. Güzel, nezih, halkı nezih, insanlar birbirlerine son derece saygılı ve barışçıl insanlar. Genelde, özellikle Trakya insanı, göçmen insanlarımız var. Bunlar da son derece barışçıl insanlardır. Dolayısıyla burası yaşama açısından çok iyi. Hastanemize baktığımız zaman da şu an iddia ediyorum Türkiye'nin en iyi devlet Üniversitesi Hastanesidir. Çünkü bu hastane içerisinde en yeni en güzel donanımlarla donanmıştır. Modern tıpla beraber ekipmanlar değişmeye başladı yeni ekipman ihtiyacı ortaya çıktı. Hastanemizdeki ekipmanlara baktığımızda birçok hastanede yapılamayan işlemler bizim hastanemizde yapılabiliyor. Son teknoloji cihazlara burada ulaşabilirsiniz. Ben kendim göğüs hastalıkları doktoruyum. Koah hastalığında valf tedavisi yapıyoruz. Bu valf tedavisini Türkiye'de yapan ender merkezlerden bir tanesiyiz. Öğrencilerimiz buraya geldikleri zaman bunları öğrenme şansına ulaşacaklar. Bizim üniversitemizin, özellikle hastanemizin en büyük özelliği hocalarımızın öğrencilerle bizzat ilgilenmeleridir. Hastanede, öğrencilerin başında dururlar. Yani başka yerlerde olabileceği gibi öğrenci tek başına kaldığı ortamlarda olmaz. Hocayla bizzat eğitim-öğretim içerisinde kalır. Dolayısıyla da eğitim-öğretimi bizzat hocadan aldığınız zaman ve bu eğitimin de usta çırak ilişkisine dayandığını düşündüğünüz zaman iyi bir eğitim almış olursunuz. O yüzden genç arkadaşlarımıza şunu tavsiye ediyorum: Kesinlikle tıp fakültesini seçin, hiç pişman olmazsınız. Ben hayata bir daha gelirsem kesinlikle doktor olur tekrar o beyaz önlüğü giyerim. Beyaz önlüğü giymekten de şeref duyarım. Hastane olarak da bizim hastanemizi, üniversitemizi seçtikleri zaman, hiç pişman olmayacaklar. Çok da mutlu olacakları bir üniversiteye kavuşmuş olacaklar. Hepinize başarılar dilerim.